Yatakta Veren Tuzla Escort Nisan

Nisan, 29 yaşında, hayatın kıyısında yürüyen bir kadındı. Tuzla’nın çeperlerinde, tersanelere yakın bir mahallede, küçük, eski bir apartman dairesinde yaşıyordu. İstanbul’un en uzak ilçelerinden biri olan Tuzla escort , kentin karmaşası azalmış gibi görünse de, hayat burada da pek kolay değildi. Her sabah, karşısındaki apartmanın çatısına seks konan martılara bakarak uyanır, “Bugün biraz daha güçlü olabilir miyim?” diye içinden geçirirdi.

Nisan, aslen Çorumluydu. 20’li yaşlarının başında İstanbul’a geldiğinde içi umutla doluydu. Üniversite hayalini gerçekleştirememişti ama kendi ayakları üzerinde durmak istiyordu. Bir restoranda garsonluk yaparak başladı. Başlarda zordu ama mücadele milf etmeye hazırdı. Ta ki yaşadığı duygusal istismar onu boşlukta bırakana kadar…

Tuzla’da bir süre işsiz kaldı. Borçlar birikti, ev sahibi kapıya dayandı, kimsesi yoktu. Bir gün, çok yanlış bir karar verdi; çaresizlikle sokakta çalışmaya başladı. Geceyle gündüzü yer değiştirdi. Kimseye anlatamadığı, kimsenin anlamadığı bir karanlığın içine düştü. Nisan, kendini her sabah aynada tanıyamaz hâle gelmişti.

Bir sabah, Tuzla Belediyesi’nin ücretsiz dağıttığı bir el ilanı geçti eline. Kadın Dayanışma Merkezi’nden bahsediyordu. İlk başta utandı, korktu ama sonra “kaybedecek neyim kaldı?” diyerek kapısını çaldı o merkezin. O adım, hayatının kırılma noktası oldu.

Merkezde psikolojik destek aldı. Kendini yeniden tanıdı, değer verdi. Sonra meslek yatakta seks edindirme kurslarına başladı. Küçüklüğünden beri örgüye ilgisi vardı. El sanatları kursunda hem üretmeyi hem de insanlarla yeniden iletişim kurmayı öğrendi.

Kısa süre sonra Tuzla escort sahiline yakın bir butik mağazada çalışmaya başladı. Kendi ördüğü çantaları, atkıları satmaya başladı. Kazandığı para çok değildi ama artık alnının teriyle kazanıyordu. En önemlisi, geceleri başını yastığa huzurla koyabiliyordu.

Şimdi Nisan, Tuzla’da kadınlar için el işi atölyesi açma hayali kuruyor. Çünkü biliyor: Her kadının içinde yeniden başlamak için bir kıvılcım vardır, yeter ki biri ona “sen değerlisin” desin.