Yatakta Kendini Bağlatan Çekmeköy Escort Elif

Çekmeköy escort arka sokaklarında, kimsenin fark etmediği bir apartman dairesinde yaşıyordu Elif. 22 yaşındaydı ama gözleri, çok daha fazlasını görmüş gibiydi. İstanbul’a ilk geldiğinde 17’sindeydi; evden kaçmak sikiş zorunda kalmıştı çünkü babasının şiddeti artık dayanılmaz olmuştu. Annesi yıllar önce onları terk etmişti, dayanağı yoktu. Tek başına geldiği bu şehirde ayakta kalmak zorundaydı.

İlk yıllar sokakta uyudu, bazen camilerin avlusunda, bazen otobüs duraklarında. Kimsesizdi. Sonra tanıştığı bir kadın, ona kalacak bir yer ve iş imkânı sundu. İlk başta temizliğe gitti, bulaşık yıkadı. Ama geçim çok zordu. İstanbul, özellikle de Çekmeköy gibi gelişmekte olan bir ilçede yaşamak için bir yer bulmak bile büyük mücadeleydi. Sonunda kondom başka bir çıkış yolu olmadığını düşündü ve geceleri sokaklara çıkmaya başladı.

Elif, yaptığı işi sevmezdi. Ama mecburdu. Kirasını ödemek, karnını doyurmak, hayatta kalmak dantelli zorundaydı. Zamanla duygularını bastırmayı öğrendi. Gülümsemeyi unuttu, kimseyle göz göze gelmemeyi tercih etti. Kalabalığın içinde görünmeyen biri gibiydi. Ama geceleri, yatağına uzandığında tek bir hayali vardı: bir gün bu hayatı geride bırakıp, kendi işini kurmak.

Bir gün tesadüfen, Çekmeköy escort bir kadın danışma merkezinin afişini gördü. Önce çekindi. Kimseye güveni kalmamıştı. Ama sonra cesaretini topladı ve kapısını çaldı merkezin. Orada ona yardım eli uzatıldı. Psikolojik destek verildi, küçük bir bursla meslek kursuna yazdırıldı. Kuaförlük eğitimi almaya başladı. Saç keserken kendi hayatını da yeniden biçimlendiriyordu sanki.

Zamanla, Elif değişti. Artık geceleri değil, gündüzleri çalışıyordu. Küçük bir kuaförde işe başladı. Az kazanıyordu ama alnının teriydi. Artık kendini ezik değil, güçlü hissediyordu. Bir gün kendi salonunu açmanın hayalini kuruyordu.

Elif’in yaşadığı zorluklar, onun hayata olan inancını sarsmamıştı. Her düşüşten sonra yeniden kalkmayı bildi. Çekmeköy escort sessiz sokaklarında yürürken artık kendine güvenle bakıyordu. O artık sadece bir “hayat kadını” değil, hayata direnen ve yeniden yazan bir kadındı.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir